Yaşlı zengin adam, henüz satın aldığı yepyeni lüks ve üstü açık arabasını galeriden çıkardı ve şehirde dolaşmaya koyuldu. Şehirden çıktı ve hızlanmaya başladı.
120 ile giderken rüzgâr, kalan tek tük saçlarını uçuruyordu. Tam da bu sırada dikiz aynasında çakar lambaları ve sirenleriyle peşine takılan polis arabasını gördü ama umursamadı, hızını arttırdı.
140-160-180 ve 200 kilometreyi gördü, polis de peşinde. Birden,
120 ile giderken rüzgâr, kalan tek tük saçlarını uçuruyordu. Tam da bu sırada dikiz aynasında çakar lambaları ve sirenleriyle peşine takılan polis arabasını gördü ama umursamadı, hızını arttırdı.
140-160-180 ve 200 kilometreyi gördü, polis de peşinde. Birden,
"Yahu ben ne yapıyorum, bu boku yemek için çok yaşlıyım" dedi ve yavaşlayıp sağa çekti.
Polis, arabasından inip yanına geldi ve,
" Beyefendi, benim vardiyam yarım saate kadar bitiyor ve bugün cuma. Eğer bana bu kadar hızlı gitmek için daha önce hiç duyulmamış mantıklı bir neden söyleyebilirseniz sizi bırakacağım." dedi.
İhtiyar derin bir nefes aldı ve,
"Yıllar önce karım beni bırakıp bir polis memuruyla kaçmıştı. Onu geri getiriyorsunuz sandım" dedi.
Polis,
Polis, arabasından inip yanına geldi ve,
" Beyefendi, benim vardiyam yarım saate kadar bitiyor ve bugün cuma. Eğer bana bu kadar hızlı gitmek için daha önce hiç duyulmamış mantıklı bir neden söyleyebilirseniz sizi bırakacağım." dedi.
İhtiyar derin bir nefes aldı ve,
"Yıllar önce karım beni bırakıp bir polis memuruyla kaçmıştı. Onu geri getiriyorsunuz sandım" dedi.
Polis,
"İyi bir hafta sonu dilerim, beyefendi" diye yanıtladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder